EN
EN

Yüksek Erişilebilirlik


Yüksek Erişilebilirlik (HA - High Availability), bir sistemin ya da sistem bileşenlerinin istenen operasyonel süre içerisinde hizmet vermeyi devam ettirme yeteneğidir. Yüksek erişilebilirlik, sistemin bir kullanıcının yaptığı isteğe yanıt vermesi için gereken süreyi tanımlamak için kullanılır.

Uzmanlar, herhangi bir sistemin yüksek düzeyde erişilebilirlik sunması için, sistemin parçalarının kullanılmadan önce iyi tasarlanmış ve kapsamlı bir şekilde test edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Kuruluşlar verdikleri hizmetlerin aksaması durumunda maddi ve manevi olarak birçok açıdan olumsuz etkilenebilmektedir. Bir bilgisayar sistemi veya ağ, bütünün çalışması için genellikle birçok parçadan oluşmakta ve yüksek erişilebilirlik merkezleri; yedekleme, yük devretme, veri depolama ve erişim çevresinde planlamalar içermektedir.

Yüksek erişilebilirlik, kesintisiz çalışma sürekliliği veya uzun süre çalışma süresi sağlamak için tek hata noktalarını ortadan kaldıran bir teknoloji sisteminin bileşenidir. Yüksek erişilebilirlik hedeflerinden biri, altyapınızdaki tek hata noktalarını ortadan kaldırmaktır.

Tek bir hata noktası (SPOF - A single point of failure),bir sistemin arızalanması durumunda tüm sistemin çalışmasını durduracak bir sistem parçasıdır. Bir iş pratiği, yazılım uygulaması veya başka bir endüstriyel sistem olsun, SPOF'lar yüksek erişilebilirlik veya güvenilirlik hedefi olan herhangi bir sistemde istenmeyen bir durumdur.

Yüksek düzeyde erişilebilir bir sistem, son kullanıcısı için kesintileri en aza indirmek ve her türlü arıza durumunu hızlı bir şekilde atlatabilmelidir. Yüksek kullanılabilirlik sağlamak için en iyi uygulamalar şunları içerir:

-Tek bir arıza noktasını veya işlevsiz hale gelirse sistemi bir bütün olarak etkileyecek herhangi bir düğümü ortadan kaldırın.

-Basit kurtarma için tüm sistemlerin ve verilerin yedeklendiğinden emin olun.

-Uygulama ve ağ trafiğini sunucular veya diğer donanımlar arasında dağıtmak için yük dengelemeyi kullanın.

-Arka uç sunucularının sağlığını sürekli olarak izleyin.

-Elektrik kesintileri veya doğal afetler durumunda kaynakları coğrafi olarak dağıtın.

-Arızaları meydana gelir gelmez algılayan bir sistem kurun.

-Yüksek kullanılabilirlik için sistem parçalarını tasarlayın ve uygulamadan önce işlevlerini test edin.

Bir sistemin, veri tabanın veya uygulamanın başarısız olması durumunda, bu kuruluşların sistemlerinin çalışır durumda tutulması ve gelir kaybının engellenmesi, çalışanları ve müşterileri olumsuz etkileme riskini en aza indirmek için yüksek erişilebilirlik koruması gerekir.

Yüksek oranda erişilebilir sistemler beş tasarım prensibini içerir:

1-Etkin bir bileşen başarısız olduğunda işlemin sürekliliğinin sağlanması için otomatik olarak yedek bir sisteme yük devrederler.Bu, tek hata noktalarını ortadan kaldırır.

2-Nedenlerine bakılmaksızın,

3-Sistem arızası sırasında hiçbir veri kaybı oluşmaz.

4-Kesinti süresini en aza indirmek için otomatik ve hızlı bir şekilde yedek bileşenlere yük devretme sağlarlar.

5-Planlı bakım sırasında kapalı kalma süresini en aza indirmek için manuel olarak yerine çalışma ve geri dönme yeteneği sağlarlar.

Sisteme veya uygulamaya bağlı olarak yüksek erişilebilirlik farklı olacaktır. Yüksek kullanılabilirlik/erişilebilirlik, uygulamaların işletmeye göre ne kadar kritik olduğuna, müşterilerin etkilenip etkilenmediğine, uygulamaların ne sıklıkta çalıştığına, kaç kullanıcının etkilendiğine, bir veri tabanının veya uygulamanın yedek sisteme ne kadar hızlı yük devretmesi gerektiğine ve ne kadar veri kaybının tolere edilebilir olduğu da dâhil olmak üzere birçok faktöre bağlıdır.

Kabul edilebilir kesinti süresini ölçerken aşağıdakileri dikkate almanız önemlidir:

Planlanmamış kesinti süresi (örn. Donanım veya yazılım hataları)

Rutin donanım ve yazılım bakımı için planlanan kapalı kalma süresi

Veri tabanı ve uygulama düzeyinde çalışma süresi

Normalde HA'yı değerlendirmek için kullanılan iki ölçüm: Kurtarma Süresi Hedefi (RTO) ve Kurtarma Noktası Hedefi'dir (RPO).

RTO, herhangi bir kesintinin tolere edilebilir maksimum süresidir. Çevrimiçi işlem işleme uygulamaları genellikle en düşük RTO'lara sahiptir ve kritik öneme sahip olanların RTO'su yalnızca birkaç saniyedir.

RPO, bir arıza meydana geldiğinde tolere edilebilecek maksimum veri kaybı miktarıdır. HA için, tüm arıza senaryoları altında sıfır veri kaybı olması gerektiğini belirtmek için RPO genellikle sıfırdır.

Artan sistem yükünü yönetmek yaygın bir endişe kaynağı iken, kesinti süresini azaltmak ve tek hata noktalarını ortadan kaldırmak da aynı derecede önemlidir. Yüksek kullanılabilirlik, bu son hususları ele alan ölçekli bir altyapı tasarımı kalitesidir.

Erişilebilirlik genellikle belirli bir sistem veya bileşenden belirli bir zaman diliminde ne kadar çalışma süresi beklendiğini gösteren bir yüzde olarak ifade edilir; burada% 100'lük bir değer sistemin hiçbir zaman başarısız olmadığını gösterir. Örneğin, bir yıllık bir süre içinde% 99 kullanılabilirliği garanti eden bir sistem, 3.65 güne kadar kapalı kalma süresine (% 1) sahip olabilir. Bu değerler, planlanan ve planlanmayan bakım periyotları ve olası bir sistem arızasından kurtulma süresi dâhil olmak üzere çeşitli faktörlere dayanarak hesaplanır.

Sağlam bir sistem kurarken, kesinti süresini ve servis kesintilerini en aza indirmek genellikle yüksek bir önceliktir. Sistemde oluşabilecek herhangi bir hata sistemin devre dışı bırakılmasına neden olabilir.  Altyapı için tasarlanan yüksek erişilebilirlik uygulamaları, bu tür olayların etkisini azaltmak için yararlı bir stratejidir. Yüksek oranda kullanılabilir sistemler sunucudan veya bileşen arızasından otomatik olarak kurtulabilir.

Yedeklemeler ve yük devretme süreçleri yüksek erişilebilirlik sağlamak için çok önemli bileşenlerdir. Veri yedeklemelerinin sağlanması, veri kaybı, bozulma veya depolama hataları durumunda yüksek erişilebilirliğin sağlanmasına yardımcı olacaktır. Bir veri merkezi, yüksek kullanılabilirliği sağlamak için herhangi bir nedenle veri kaybından hızlı bir şekilde kurtulabilmelidir. Bir BT kuruluşu,  veri esnekliği(iyileşme) için yedek sunucularda veri yedeklerini barındırma gibi otomatik felaket kurtarma planlarını yürürlüğe koymalıdır.

Yüksek kullanılabilirlik, altyapı için bir hata müdahale mekanizması olarak işlev görür. Çalışma şekli kavramsal olarak oldukça basittir, ancak tipik olarak bazı özel yazılım ve yapılandırma gerektirir.

Sunuculardan biri kullanılamaz duruma gelirse, yük dengeleyici söz konusu sunucu için yeniden yönlendirme yaparak sistemin devamlılığını sağlar. İstemcilerden gelen trafik sunucular arasında eşit olarak dağıtılır, ancak sunuculardan biri bozulursa, yük dengeleyici tüm trafiği kalan çevrimiçi sunucuya yönlendirir. Tek hata noktalarını ortadan kaldırmak için, yığınının her katmanı yedeklilik için hazırlanmalıdır.

Yedeklilik tek başına yüksek kullanılabilirliği garanti edemez. Yığınınızdaki bileşenlerden biri kullanılamadığında arızaları tespit etmek ve işlem yapmak için bir mekanizma mevcut olmalıdır.